Siyah hardal, Asya ve Avrupa'da yaygın olarak yetişen, bunun yanı sıra tarımı da yapılan bir bitkidir. Yetiştiği bölgeye ve türüne göre 25 santimetre ile 5 metre arasında boylanabilen bu bitki, sağlık açısından önemli faydalar sunar. Çok yıllık olmayan ot şeklinde çıkan siyah hardal, turpgiller ailesine aittir ve özellikle ateşli hastalıklara karşı etkin bir şifa kaynağıdır. Ülkemizde üç türü yetişir: kara hardal, esmer hardal ve ak hardal. İnsan sağlığına en faydalı olan çeşidi ise siyah hardaldır ve özellikle Akdeniz bölgesinde daha çok yetişir. Ülkemizdeki siyah hardal, sert ve yeşil gövdesi olup, yuvarlak kesitlidir. Boyu 2-5 metre arasında olabilir. Yaprakları keskin kokulu olup, üst kısımları koyu, alt kısımları ise açık yeşildir. Küre biçiminde siyah renkli, küçük olan tohumları daha çok kullanılır. Tahriş edici ve kokusu yakıcıdır. Suyu iyi akıntılı olan ve verimli topraklarda yetişen bu bitki, özellikle tohumu için kullanılır.

Siyah hardalın tohumlarında yapışkan bir sıvı bulunur ve bu sıvı sinapin, hardal yağı ile sinigrin adlı maddeleri içerir. Siyah hardalın tohumları, esmer ve ak hardalın tohumları ile karıştırılıp ezilir ve un haline getirildikten sonra, içine tuz, baharat, koruk suyu ya da sirke ve su, şeker katılarak, özellikle bazı et yemeklerinde, kebaplarda tat ve çeşni veren macun halinde tüketilir.

İnsan sağlığına son derece faydalı olan siyah hardalın tohumları, genellikle haziran-temmuz aylarında olgunlaşmaya başlar ve bitki kökünden kesilir, dövülerek toprağından ayrılır ve tohumlar toplanır. Yıkanıp kurutulduktan sonra kullanıma hazır hale gelir.

Siyah hardal tohumunun sağlık açısından birçok faydası bulunmaktadır:

Siyah hardal tohumunun çok etkili yakıcı ve kokusu bulunur. Bu nedenle kokuya hassas olan kişilerin ve cildi duyarlı kişilerin kullanırken dikkat etmeleri gerekmektedir.